Seksen Yaşıma Geldiğimde

Seksenli yaşlarımı düşünüp bugüne, hayata bakınca Jorge Luis Borges’in ünlü Anlar şiiri gelir aklıma. Borges, “Eğer yeniden başlayabilseydim yaşamaya, ikincisinde daha çok hata yapardım” der. Ben de kendime bu sözleri söyledim: Daha çok hata yapardım. Başarısızlıktan korkmaz, sabırsız olmaz, karamsarlığa kapılmazdım. Bugün gözümüzde büyüttüğümüz pek çok şeyin, aslında bizim onlara yüklediğimiz anlamlardan ibaret olduğunu fark ederdim.

Geçmişe duyulan özlem, geleceğe dair kaygılar… Hayat bunların arasında akıp gidiyor. Bir yandan, çevremizdekiler ne yapmamız gerektiğini söyleyip duruyor: Ezbere kalıp cümleler, belki günümüz için faydalı ama çoğu zaman ruhumuza yabancı. Mutluluğun sırrı olarak tüketim, özenti ve tekdüzelik sunuluyor. Oysa en çok farkında olmamız gereken şey, biziz. Kendimiz.

Üretken, özgün ve yaratıcı olmalıyız. Ama bu, hayat devam ettiği için değil; biz devam ettiğimiz için hayatın anlam kazanmasıyla mümkün. Kendimiz için devam etmezsek, hayat durur. Başkaları için yaşadığımız bir hayat, bize ait değildir. Sadece devam ediyor gibi yaparız ve mutluluğu bulamayız. İşte bu yüzden kendimi anlamanın ne kadar önemli olduğunu söylüyorum.

Kendimizi Ne Kadar Tanıyoruz?

Hayatımız boyunca ailemiz, işimiz, okulumuz, arkadaşlarımız gibi faktörlere göre şekilleniyoruz. Ama ya kendimiz? Hep başkalarına yetişmeye çalışırken kendimize geç kalıyor muyuz? “Dünyayı anlamıyorum, insanları anlamıyorum” diye sorarken aynadaki kişiyi ne kadar tanıyoruz?

Ben fark ettim ki kendimi çok suçluyorum. Elimde olmayan şeylerden sorumlu hissediyor, kendimi yeterli bulmuyormuşum. Oysa kendimi anlamaya başladığım andan itibaren her şey değişti. Bana uygun olmayan bir ortamda kaygı, stres ve yorgunlukla başa çıkmaya çalışırken; sevdiğim, kendimi ait hissettiğim bir etkinlikte zaman su gibi akıp gidiyor ve mutlu oluyorum.

Hata yapmak da eskisi kadar korkutucu değil artık. Başarı bir artıysa, hatalar bir eksi değil. Hatalar, başarıyı anlamlı kılan derslerdir. Onlardan öğrenip devam etmek, vazgeçmemek esas olan.

Hayatımızdan Memnun Muyuz?

Çevremdeki insanlara bu konuda ne düşündüklerini sordum. Birinin verdiği cevap beni üzdü:
“Hayatımı baştan sona değiştirirdim, her şeyi.”
Böylesine bir memnuniyetsizlik, insanın kendi yaşamında mutlu anılar biriktirememesinden mi kaynaklanıyor, diye düşündüm.

Başka birinden gelen cevap ise beni sevindirdi:
“Hayatımdan ve kendimden çok memnunum, hiçbir şeyi değiştirmezdim çünkü hep kendim için yaşadım.”
Kendi kararlarını alıp bu kararların sorumluluğunu taşımak, gerçekten mutluluğun kaynağı.

Çocukluğuma Bir Yolculuk

Değiştirmek istemediğim, olduğu gibi bırakmak istediğim bir dönem var hayatımda: Çocukluğum. Çünkü o zamanlar her şey çok daha özgürdü. Hayal gücüm sınırsız, öğrenme isteğim sonsuzdu. Merak eden, sorgulayan, iletişime bayılan bir çocuktum.

Ama sonra bir şeyler değişti. Büyüklerin beklentileri, susturulan sorular ve kısıtlanan hayaller… İlkokul öğretmenim ders dışında konuşmamızı istemezdi. Bu baskılar, zamanla kendim olmaktan uzaklaştırdı beni. Neyse ki bir noktada kendimi tekrar buldum.

Kendini Tanımanın Gücü

Şimdi, hâlâ öğrenmeye, yeniliklere açık olmaya çalışıyorum. Düşmekten korkmuyorum çünkü kalkmayı biliyorum. Kendime adımlar atmanın güzelliğini tarif etmek zor. Şekillenmek yerine şekillendirmek, uymak yerine uyarlamak istiyorum.

Her şeyin değişim halinde olduğu bir dünyada yerimizde saymamalıyız. Kendimizi geliştirmeli, yenilemeliyiz. Bu farkındalık, hayatımı ve hayata bakış açımı derinden etkiledi.

Borges’in dediği gibi, keşke daha çok hata yapsaydım. Ama hâlâ vakit var. Ve bugün, devam ediyorum. Çünkü ben devam ettikçe hayat devam ediyor.

Merve Tazegül-Lisans Öğrencisi, Uşak Üniversitesi, Türkçe Öğretmenliği

8 thoughts on “Seksen Yaşıma Geldiğimde

  1. Çok güzel bir başlangıç olmuş, tebrik ederim.
    Başarılarının devamını diliyorum.

  2. Çok güzel olmuş gerçekten. Yazdıkların beni epey düşündürdü. Hep böyle güzel yazılar yazmaya devam edersin umarım

  3. Bu yaşta böylesine güzel bir yazı yazmak… Tebrik ediyorum, başarılarının devamını diliyorum.

  4. Gercekten harika olmus ellerinize sağlık ülkemizin böyle yetenekli gençleri olması harika

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir